Adab-ı S.Abdulhakim el Hüseyni-Minhacü's seni

Rabıta Nedir?

Rabıta, fenafillah makamına ulaşmaya, huzur ve birliğin oluşmasına vesiledir. Çünkü biz, Allah Teala'nın buyruğu üzere vesile aramakla emrolunduk

Rabıtanın Süresi

Rabıtanın en az süresi beş dakikadır. En fazla ise ramazan ayı dışındaki vakitlerde yatsı vakti girmeden evvel kalp, şeyhlerimizin (KS) belirttiği mana, sır ve füyuzat ile doyana kadar yapılır. Ramazan ayında ise ikindi vakti girene kadar yapılır.

Mürid rabıtanın müddetini artırdıkça faydası da artar. Çünkü şeyhin kalbi oluk, oradan akan feyiz de su gibidir. Müridin kalbi ise oluğun altına konulan kaba benzer. Mürid kabı oluğun altına birkaç damla su gelecek kadar az bir süre koyarsa bu su, ne içmeye ne de abdest almaya yeter. Fakat on beş dakika boyunca koyarsa kaba içecek, gusledecek ve abdest alacak kadar su dolar.

Aynı şekilde mürid rabıtada anlatılan müddet boyunca sabrederse kalbi sabahtan akşama, akşamdan sabaha kadar şeytanı kovacak feyiz nuru ile dolar. Çünkü şeytan içinde nur bulunan bir yere girmez. Zira şeytanın meskeni ancak karanlıktır. Fakat mürid sabretmeyip rabıtayı acele ile yaparsa kalbine az bir nurdan başka bir şey girmez. Bu az nur da kısa sürede gider ve şeytan müridin kalbine girecek bir yol bulur.

Yine kuru ve sert odun da buna örnektir. Eğer bu odun suya atılır ve hemen çıkarılırsa kısa süre sonra yine kurur, eski kuru ve sert haline geri döner. Fakat suda daha uzun bir süre bırakılırsa su odunun içine kadar girip her zerresine ulaşır ve uzun bir süre kurumaz. İşte katı kalp de bu şekildedir.

İlgili Makaleler

Yine kalp, kuru ve sert toprak gibi, feyiz ise yağmur gibidir. Bu toprağa bir süre yağmur yağarsa üzerinde güzel bitkiler biter. Eğer yağmazsa toprak eski kuru halinde kalır. Çünkü bitkiler toprağın elverişliliğine göre çıkar.

Rabıtanın Faydaları

Rabıta, Nakşibendiyye tarikatının en önemli esaslarından biridir. Kur’ân-ı Kerîm ve sünnet-i seniyyeye sarıldıktan sonra vuslata vesiledir. Rabıtanın birçok faydası vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:

Şeyhin ahlâkı ile ahlâklanmak.

Mürid, rabıtaya devam ederek edeplenir ve şeyhinin hal ve vasiflarına bürünür.

Terakki (manevi ilerleme) ve feyzin devamı

Rabıta yapan kişi, şeyhinin yanında değilken onun huzurundaymış gibi feyiz alır. Bu rabıtayla şeyhinin huzurundaki yakınlığı ve nuru elde eder. Bu nur sebebiyle de boş işlerden kurtulur. Seyyid İbrahim Fasih el-Bağdâdî (KS) şöyle buyurmuştur:

“Birçok müridin feyiz ve terakkiden kesilmesinin sebebi, teslimiyet, itaat, sadık muhabbet ve itikadla şeyhlerine kalp rabıtası yapmamalarıdır.”

Şeytandan korunma

Şeyh Allâme Hasan Hilmi en-Nakşibendî (KS) şöyle buyurmuştur:

“Tarikata girip ibadetle meşgul olan kişi şeytanların düşmanı olur. Bu durumda onu şeytanlardan devamlı koruyacak birine ihtiyaç duyar. İşte bu sebeple şeyh, müridi şeytanların vesvese ve tahriklerinden koruması için ona yaklaşan şeytanları nuru ile yakacak kâmil bir şeyhe rabıta yapmasını emreder.

Şeytanlar, kâmil bir şeyhe devamlı rabıta yapan bu müridi helâk edecek bir fırsat olmadığını ve ona yaklaştıklarında yanacaklarını öğrendiklerinde ümitlerini keserek onu kendi haline bırakırlar.”

Risale-i Kudsiyye’de geçen şeytanların fenâfillah makamındaki bir şeyhe yaklaştıklarında onun nuru ile yanacaklarını belirten mesele de bunu destekler.

Sonra mürid bu rabıtayı tamamen bırakır ve şeyhin muhafaza halkasından çıkarsa korumasız ve yalnız kalır. Bu durumda şeytanlar ona musallat olur ve onu helâk eder. Şeyh, müridi onu düşünüp kalbinde hazır bulundurdukça göz açıp kapamaktan daha hızlı bir şekilde müridin yanında olur.

Müridi korumak için çabalar ve onda dilediği şekilde tasarrufta bulunur. Ondan şeytanları uzaklaştırır. Böylece mürid şeytanlardan korunmuş olur. Zira kâmil şeyh, Allah Teâlâ’nın huzurundadır. Şeytan ise bu huzura girenlere yaklaşamaz.

İhlâs, muhabbet ve teslimiyeti tamamlaması

Şeyh Abdurrahman Tâhî (KS) şöyle buyurmuştur:

“Nakşibendiyye tarikatının dayanağı, ihlâs, muhabbet ve teslimiyettir. Bu hasletler arttıkça bunlara sahip olan kişinin terakkisi, Allah Teâlâ’ya vuslat ve yakınlığı da artar. Bunlar tamamlandığında ise maksat hasıl olur.

Bu yazı “el-Minhacüs-Seni – Adab-ı Şeyh Seyyid Abdulhakim el Hüseyni” adlı eserden alıntılanmıştır.

Kitabı satın almak isterseniz bu adresten bulabilirsiniz.

Antika ve Porselen Tamiri | Antika Hastanesi

Önceki sayfa 1 2 3
Başa dön tuşu