Allah Dostlarından Sözler
Çok Okunuyor

Hal Dili

Hal Dili

İyi Arkadaş Kim?

Abdulmelik b. Ebcer şöyle anlatıyor:

“Alkame Attarudi, ölümü yaklaşınca oğlunu yanına çağırarak şu tavsiyede bulunur:

–”Canım oğlum! Eğer insanlarla arkadaşlık yapmak, onlarla beraber olmak durumunda kalırsan, kendisine hizmet ettiğinde seni himaye eden, bir sıkıntıya düştüğünde yardımcı olan ve sana iyilikte bulunan kimselerle arkadaşlık et. Yine senden bir iyilik gördüğünde onu kabul eden, senden bir kötülük gördüğünde de onu örten, herhangi bir şey talep ettiğinde veren, kendisiyle konuşmadığın vakit seninle konuşan, başına bir musibet geldiğinde üzülen, kendisine bir şey söylediğinde seni tasdik eden, bir işi yapmak istediğinde destek veren, kendisiyle tartıştığında senin görüşünü tercih eden güzel huylu kimselerle arkadaşlık yap.” Kutu’l-Kulub

Hayatını Neye Adadın?

Gavs-ı Bilvanisi Abdülhakim Hüseyni k.s. şöyle der:

“İhlas, Alemlerin Rabbi olan Allah’ın emir ve hükümlerini sadece onun rızası için yapmak, bütün gücünü bunun için sarfetmektir. İhlas, ilahi emirlere sebat göstermenin özüdür. İnsan kıymet verdiği ve düşündüğü şeye göre kıymet kazanır. Hayatını şöhret ve şehvete adayan kişinin sonu hiç kuşkusuz hüsrandır.” Altın Silsile

Mürit Nasıl Çalışır?

Gavs-ı Bilvanisi Abdülhakim Hüseyni hazretlerine sordular:

–”Mürşid-i kamil, müridine nasıl himmet eder?”

Hazret şöyle cevap verdi:

–”Ben Hazne’de iken kalbime vesvese gelmiş ve “Artık Şah-ı Hazne’nin dergahına layık değilim..” diye düşünmeye başlamıştım. Mürşidimden uzaklaşmak, dergahtan ayrılıp gitmek istiyordum. Şah-ı Hazne camiye giderken yanına yaklaştım ve derdimi söyledim. Şah-ı Hazne bana şöyle dedi:

–”Mürşidin himmeti, müridin çalışmasına bağlıdır.”

–”Peki, mürit nasıl çalışır,” diye sordum. Bana şöyle dedi:

–”Mürit, Rabbinin emirlerini yerine getirir ve yasaklarından kaçınırsa çalışmış olur.” Altın Silsile

Hata Yaptı Diye

Büyük sahabilerden Hazreti Ebu’d-Derda r.a.’ın meclisine devamlı gelen bir genç vardı. Ebu’d-Derda bu genci yaşlıların önüne alıyor, kendisine yakın tutuyordu. Bu durum karşısında yaşlılar gence haset etmeye başladılar.

Genç bir gün büyük bir günaha düştü. Yaşlılar Ebu’d-Derda’ya gelerek gencin durumunu anlattılar ve dediler ki:

– Keşke onu kendinden uzaklaştırsan.

Hazreti Ebu’d-Derda şu ibretli cevabı verdi.

– Sübhanallah! Biz bir hatasından dolayı arkadaşımızı terk etmeyiz.

Ebu Talib Mekki, Kutü’l-Kulub

Bid’at Yolda Bırakır

Gavs-ı Bilvanisi Abdülhakim Hüseyni k.s. şöyle buyurmuştur:

“Bir müridin tasavvufta yol alamamasının tek sebebi, bu yolun adabına dikkat etmemesidir. Tasavvufun adabına bid‘at girerse, Sadat-ı Kiram’ın himmet ve tasarrufu azalır.”

Altın Silsile

Sarhoş Evlat

Antika alım satımı yapan biri vardı. Bu adam içkiye çok düşkündü. İçki bulamadığı zaman ispirto veya kolonya bile kullanırdı. Dini bilgisi yoktu, anne babadan da görmemiş, hiç dindar dost edinmemişti. Kur’an okuyan küçük çocukları görünce öfkelenir ve:

–”Bu devirde bu çocuklardan ne istiyorlar? Körpecik beyinlerini gericilikle dolduruyorlar” diye söylenirdi.

Belki de alkolik olması yüzünden eli sürekli titrerdi. Arkadaşları nasıl yaptılarsa onu güç bela ikna etmişler, İstanbul’da bir hocaya götürmüşlerdi. Hocaefendi ona şu tavsiyede bulundu:

–”Evladım! Senin hastalığının dermanı Siirt’teki Gavs-ı Bilvanisi denilen zattır. Sen onun yanına gitmelisin, senin tedavin onun vereceği ilaçtadır.”

Önce kulak asmak istemedi, bahaneler buldu, hatta unutmaya çalıştı. İşi sebebiyle Artvin’e gittiği bir gün, çeşitli sebepler çıktı, yolu Bitlis’e düştü. “Gelmişken şu denilen kişiyi de bir göreyim..” diye niyetlendi. Kasrik köyüne Gavs-ı Bilvanisi Abdülhakim Hüseyni k.s. hazretlerinin dergahına vardı. Hiç bilmediği, görmediği bir ortamdı burası. Her biri başka bir haldeki pek çok insan büyük bir muhabbet ve nezaketle kardeş olmuş, manevi zevk ve cezbe içindeydiler. Adam etkilendi, Hazret’in yanına giderek dedi ki:

–”Efendim! Ben içki müptelası biriyim, bende her türlü kötülük vardır. Her şeye rağmen beni evlatlığa kabul eder misin?”

Gavs-ı Bilvanisi hazretleri adama tebessüm etti ve dedi ki:

– “Evladım! Gel, sen de bizim sarhoş evladımız ol.

Abdullah S. DEMİRTAŞ
Hal Dili

Nasihatler
Himmet
Vird Ne Demektir?
Cezbe Nedir, Ne Demektir? (1)
Seyda Hazretlerinin Bir Kerameti

Antika ve Porselen Tamiri | Antika Hastanesi

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu